Sessiz Gelişim (Quite Thriving): İş Yaşamında Derinleşen Sessizlikten Doğan Dönüşüm

Tarih

Geçtiğimiz ay, çalışanların kendilerini izole hissettikleri, bağ kuramadıkları ve içsel olarak işlerinden kopmaya başladıkları bir süreci tanımlayan “sessiz istifa” kavramını ele almıştık. Bu ay ise aynı koşullarda tercih edilebilecek alternatif bir oluş haline odaklanıyoruz: Quiet Thriving, yani Sessiz Gelişim.
Uzun süreli çalışma hayatında, zaman zaman içinde bulunduğumuz koşullarda verimli hissetmediğimiz, kurumla, bölümle ya da yöneticimizle bağ kurmakta zorlandığımız dönemler olur. Koşulları değiştirmek için çabalarız, bazen sonuç alamayız. Ancak çeşitli sebeplerle o işten ayrılmak da mümkün değildir. Bu noktada pasif direnişle kabuğumuza çekilmek bir seçenek olabilir; fakat bir diğer seçenek de sessiz gelişim moduna geçmektir. Her seçim gibi, bu oluş halinin de olumlu ve olumsuz getirileri vardır. Önemli olan, bireyin kendi değerleriyle uyumlu olan yolu seçmesidir.


Akademik Perspektiften Sessiz Gelişim
Sessiz gelişim kavramı, son yıllarda organizasyonel psikoloji ve pozitif psikoloji alanlarında dikkat çekmeye başlamıştır. Spreitzer ve Porath (2012), çalışanların iş yerinde gelişim göstermeleri için dışsal motivasyonlardan çok içsel kaynaklara yönelmeleri gerektiğini vurgular. Sessiz gelişim “Quiet Thriving”, bireyin dışsal onay arayışını bir kenara bırakarak, kendi değerleriyle uyumlu bir yaşam ve iş deneyimi yaratmasına odaklanır. Sessiz istifadan farklı olarak, bu yaklaşım içe kapanmak yerine koşulları değerlendirme, gelişim fırsatlarını araştırma ve gerekirse bu fırsatları yaratma çabasını içerir. Bu kavramla karşılaşınca, geriye dönüp otuz yılı bulan çalışma hayatımı düşündüm. Bu yaklaşımı defalarca uyguladığımı fark ettim, meraklı ve öğrenme hevesli kişiliğim, çaresiz hissettiğim o dönemleri, hep yeni bir şeye temas etme veya yeni bir şey öğrenme yaklaşımıyla geçirmişim. Bazı öğrenimler mevcut işimde ilerleme sağlayacak mesleki başlıklarda olmuş, bazıları ise ikinci kariyerimi inşa etmek üzere atılmış başlangıç adımlarıymış meğer. Bilinçli farkındalıkla yapılmayan bu girişimlerin bence temel noktası, “kişiye iyi gelmesi”. Size ne yapmak iyi geliyor? Hangi başlıklarda gelişmek istersiniz? Kaynaklarınız sınırsız olsa ne yapmak isterdiniz? Bu soruları düşünmek, elverişsiz ortamları kendimize iyi gelecek bir hale dönüştürmek için yol gösterici olabilir.
Çalışan Gözünden Sessiz Gelişim
Bir çalışan için sessiz gelişim, kendi yetenek ve becerilerinin farkına varmakla başlar. Bu farkındalık, bireyin mevcut iş ortamında katkı sağlayabileceği alanları keşfetmesini ve bu noktalarda harekete geçmesini sağlar. Sessiz gelişim sürecinde çalışan, küçük ama anlamlı adımlarla işine değer katabilir: yeni bir beceri öğrenmek, iş arkadaşlarıyla daha derin ilişkiler kurmak, iş süreçlerine önerilerde bulunmak ya da sadece kendi işini daha iyi yapmanın yollarını aramak. Bu yaklaşım, bireyin kontrol edemediği dışsal koşullara rağmen içsel gelişimini sürdürmesini sağlar. Logoterapinin kurucusu Victor Frankl’in en bilindik sözünü hatırladım bu konuyu düşünürken: “Hayatın anlamı insana sorulmaz, asıl insan hayata sorulur. İnsan, hayatın sorularına kendi yaşamıyla cevap vermek zorundadır.” İçinde bulunduğumuz koşullara, yaşamımızla nasıl bir cevap veriyoruz? Gelişim, sadece ideal olan, memnun kaldığımız koşullarda mı mümkün?
Lider Gözünden Sessiz Gelişim
Liderler açısından sessiz gelişim, çalışanların görünmeyen çabalarını fark edebilmekle başlar. Sessizce gelişen bir çalışan, belki de en büyük potansiyeli taşıyan kişidir. Bu nedenle liderlerin, sadece yüksek sesle konuşanları değil, sessizce katkı sunanları da görmeleri gerekir. Sessiz gelişimi destekleyen liderlik, psikolojik güvenliği artıran, bireyin değerlerini tanıyan ve gelişim fırsatlarını teşvik eden bir yaklaşımdır. Liderin bu süreci desteklemesi, hem bireysel hem kurumsal düzeyde sürdürülebilir bir dönüşüm yaratabilir. Ekibinizde kendini bir miktar izole etmiş bile olsa, çabalayan birileri var mı? Lider olarak nasıl katkı sağlayabilirsiniz? İçinde bulunduğunuz liderlik ekibinde, sessiz gelişim için çabalayan başka liderler var mı?
Peki siz, iş hayatınızda sessiz gelişim için kendinize hangi alanları açıyorsunuz? İdeal koşulları beklemeden nasıl harekete geçebilirsiniz, gelişmek için ihtiyacınız olan şeyler neler? En önemlisi, harekete geçmek için ne bekliyorsunuz?

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Sosyal Medyada Paylaş

Popüler Yazılar

Bunları da sevebilirsiniz
Bunları da sevebilirsiniz

Gösterişsiz zerafetin yeni yolu: Sessiz Lüks!

Günümüz iş dünyasında ve günlük yaşamda “lüks” kavramı sadece...

Çalışan ruh sağlığı ve mutluluğu İK’da refah programları

Çalışan Ruh Sağlığı ve Mutluluğu: İK’da Refah Programlarıİş dünyasında...

Markaların koku ile sadakat yaratma stratejisi 

Kokular hayatımızda çoğu zaman fark etmeden iz bırakan, duygularımıza...

Şirketler Neden Batar?

Şirketlerin hikâyesi çoğu zaman büyük hayallerle başlar. Kurucular vizyon...