Güven Aşılamak

Tarih

İş hayatında, kişi çabalarının başarı ile sonuçlanacağına inanırsa motive olma olasılığı yükselir. Performans yönetiminde yetkinlik gelişimi ve motivasyon önemli yer tutmaktadır. Bu yazımda güven aşılamanın performans yönetimindeki yerini ele alacağız.
Evet Demenin Gücü
Yönetmenliğini Peyton Reed’in yaptığı, başrolünü Jim Carrey’nin oynadığı “Yes Man” (Bay Evet), 2008’de izleyicilere keyifli bir seyir deneyimi sunan önemli filmlerden biri olmuştur.
Jim Carrey’nin usta oyunculuğu, hepimizi güldürürken düşündürdü. Asosyal, insanlara güvenmeyen, anlam arayışında olan ve nasıl bağlantı kuracağını bilmeyen yalnızlaşmış bir insanın “evet” ile deneyimlerini görmek, hepimize iyi geldi. Verme-alma dengesinin kilit noktası olan “evet” demek, genellikle Pollyanna türü bir anlayış olarak yanlış yorumlanmaktadır. Ancak “evet” demenin iş hayatında karşılığı olduğu kadar, ruhsal enerjiye de olumlu etkisi gözlemlenmektedir.
İş Dünyasında Evet’in Karşılıkları
“Evet” demek iş dünyasında şu anlamlara gelir:
Açıklık, iletişim ve güvenin inşası için önemlidir
Olumlu bir tutum sergilemenizi sağlarken, çevrenizdekilere güven ve ilham verir
Yeni fırsatlara açık olmayı, değişimi, inovasyonu ve gelişimi destekler
Destekleyici bir ortam oluşmasına katkı sağlayarak çalışanların güvende hissetmelerini, ekip çalışmasını ve bağlılıklarını artırır
İş yerindeki esnekliği artırırken, stres seviyelerini düşürür ve güven duygusunu pekiştirir
Vermek = Almaktır
yüzyılın hastalığı alışkanlıklarımızdır. O kadar çok almaya odaklı hale geldik ki, alamama kaygısını doğuran deneyimler dengemizi bozmaktadır. Kortizol sürekli vücudumuzda stres, kaygı ve endişe ile yaşama alışkanlığı oluşturdu. Dengeyi bulmakta zorlanır olduk.
Beynimiz 4 milyar bitlik kapasitesinden sadece 2000 bitlik kısmıyla karar vermeye alıştı. El fenerini 2000 bitlik kısmına tuttuğumuzda, geri kalan kısım karanlıkta kalmaktadır. İdrakın tanımı, el fenerini karanlığa tutmaktır. Kortizol bizleri 2000 bit ile yaşamaya alıştırdı.
Dengeyi bulmak, öze bakmak demektir. Özgüven, özden gelir. Özü keşfetmeden dengeyi bulmak çok zordur. Öz, saf sevgiden başka bir şey değildir. Bütün duyguların çıktığı yerdir. Bu sebeple güven kazanmak için, güven vermeniz gerekmektedir. Vermediğinizi alamazsınız.
Deneyim ve Gözlemin Önemi
Geçmiş, gözlem ve deneyim kaliteniz, korkularınız ve sevmedikleriniz üzerinden sürekli sizi test eder. Konfor alanını kendi bozan insanlar, deneyim kalitesi ve gözlem yeteneği yüksek olan kişilerdir. Burada bakılması gereken yer, soru ve sorunların cevabı için nereye feneri tuttuğunuzdur. Bu bizlere, bütünselliğimizi ve kendi sesimizi keşfetmemizi sağlayacaktır.
Evet ile Hayır Arasındaki Bağlantı
Güvenin derecesi EVET’in derecesini belirler. Güven, direnci ve engelleri azaltır. Engelleri yaratan inançlarımızın altında, geçmiş deneyimlerin kalitesi bulunmaktadır. Güven verme çabamız bizlere, hayırı duyma kaygımızın karşısına, fırsatlar ve hediyeler olarak çıkar.
Duyduğumuz “Hayır”ı kişiselleştirmek ve genelleştirmek, “Evet”e olan inancımızın kaybolmasına neden olur. Bu durum, kendimize, yani özümüze güvenmediğimizin işaretidir. Dürüstlüğün işareti ise öz değerlendirme ve cesarettir. Kimse bakmıyorken doğruyu yapmaktır.
Öze Güven
Duygu, düşünce, davranış ve deneyimlerimizin idrakinde olmak, kendi potansiyelimizi ve mükemmelliğimizi keşfetmemize katkı sağlar. Potansiyelimiz, insan doğası gereği, önceliklerimizle baskılanmaktadır. Öncelik, hayatta kalmak ve neslin devamıdır.
Kendinin keşfi, aynı zamanda özün keşfidir. Bizlere aşılanmış şefkatsizlik, sevgisizlik, değersizlik ve güvensizlik, zamanla inançlarımızı oluşturmuş ve bizi kendimize karşı gaddar yapmıştır. Kendi potansiyelinin farkında olmak, öncelikle kabullenişle başlar.
Algınız, Kariyerinizi Belirler
Kariyer planınızı geliştirmek için öneriler:
Kendinizi tanımaya ve geliştirmeye zaman ayırın
Görünürlüğünüzü artırmak için projelerde gönüllü olun
Fikirler sunun ve sorumluluk alın
Sektördeki profesyonellerle tanışın
Etkinliklere katılın ve iş bağlantılarınızı güçlendirin
Kurumlar Nasıl Güven Vermeli
Güven bir duygudur ve şirketler duygusal olmayan varlıklardır. Bu durumda güven inşası, CEO ve Yönetim Kurulu Başkanının rolüyle başlar. Şirketin tüm seviyelerinde güven oluşturan davranışların benimsenmesi ve uyumlu hale gelmesi, kurum kültürünün oluşmasını sağlar.
Güvenilir şirketler, rakiplerine göre %400 daha iyi performans göstermektedirler. Müşterilerin tekrar tercih etme olasılığı %88, çalışanların motivasyonu ise %79 daha fazladır. Güven, işten ayrılma (turnover) oranlarının düşük olmasını sağlar.
İş Dünyasında Güven Aşılamak
Çalışan, performansını ölçebiliyorsa, nasıl geliştireceğini ve kimden destek alacağını biliyorsa, güven bağı gelişir. Şirket gelişirken çalışanın da gelişimi için plan yapıldığını gören, desteklendiğini hisseden ve kendisine sağlanan faydanın paylaşıldığını gören çalışanın güveni artar.
Kurumun değer yaratma çabası, çalışanda “buna değer” düşüncesiyle karşılık bulur. Çalışanınıza güven aşılamak istiyorsanız, davranış örnekleri vererek ona faydasını mutlaka geri bildirimlerle ve takdirle aktarmalısınız. Yolculuğuna destek olun ki, çalışan da kurumunuz için gönülden ve içtenlikle “evet” desin.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Sosyal Medyada Paylaş

Popüler Yazılar

Bunları da sevebilirsiniz
Bunları da sevebilirsiniz

Fikir hırsızlığı neden yapılır?

Geçenlerde, uluslararası bir şirkette üst düzey pozisyonda çalışan yakın...

Nitelikli işgücü krizi büyüyor

Türkiye'nin ekonomik büyümesi ve sanayileşme hamlesi, beklenmedik bir darboğazla...

Teknoloji Yolculuğunda Öğrenmenin Yaşı Yok!

Teknoloji çağında yaşıyoruz ve artık büyüklerimiz de bu hızlı...

Kaos ile başa çıkmak nasıl mümkün olur?

İş yaşamında sıklıkla “kaos” olarak tanımlanan istenmeyen durumlar ile...