Davranışların İnterneti, Teknoloji Artık Alışkanlıklarımızı Okuyor

Nesnelerin internetinden (IoT) sonra şimdi de davranışların interneti (IoB) hayatımıza giriyor. Akıllı saatlerden fitness bilekliklerine, ev asistanlarından akıllı buzdolaplarına kadar pek çok cihaz, kullanıcıların günlük alışkanlıklarını ve davranışlarını takip ederek büyük bir veri havuzu oluşturuyor. Teknoloji uzmanları, IoB teknolojisinin kullanıcı davranışlarını anlama ve yorumlama konusunda çığır açtığını belirtiyor. Son araştırmalara göre, dünya genelinde 30 milyardan fazla IoT cihazı kullanılıyor ve bunların yarattığı veri trafiği her yıl yüzde 40 oranında artış gösteriyor.
Günümüzde akıllı saat kullanan bir kişinin uyku düzeni, fiziksel aktivite seviyesi ve stres durumu sürekli olarak takip edilebiliyor. Bu veriler, kişiye özel sağlık tavsiyeleri sunmak için kullanılırken, aynı zamanda spor malzemeleri ve sağlıklı yaşam ürünleri pazarlayan şirketler için değerli bilgiler sağlıyor. Araştırmalar, akıllı saat kullanıcılarının yüzde 78’inin cihazlarının önerilerine göre yaşam tarzlarında değişiklik yaptığını gösteriyor.
Ev içi davranışlar da IoB kapsamında analiz ediliyor. Akıllı ev sistemleri, kullanıcıların ısıtma-soğutma tercihlerinden televizyon izleme alışkanlarına, yemek pişirme rutinlerinden market alışverişi listelerine kadar pek çok veriyi kaydediyor. Bu sistemler, kullanıcıların enerji tüketim alışkanlıklarını analiz ederek ortalama yüzde 25’e varan tasarruf sağlayabiliyor. Ayrıca, toplanan veriler sayesinde ev kazalarının yüzde 35 oranında azaldığı rapor ediliyor.
Pazarlama uzmanları, IoB sayesinde tüketici davranışlarını çok daha detaylı analiz edebildiklerini vurguluyor. Artık müşterilerin alışveriş alışkanlıklarını bilmekle kalmıyor, hangi durumda hangi ürünü tercih edeceklerini de öngörebiliyorlar. Örneğin, bir akıllı buzdolabı kullanıcının beslenme alışkanlıklarını öğrenerek market alışverişi listesi oluşturabiliyor ve online market siparişlerini otomatikleştirebiliyor. Perakende sektöründe IoB teknolojilerini kullanan şirketlerin satışlarında ortalama yüzde 40’lık bir artış gözlemleniyor.
Sağlık sektörü de IoB teknolojisinden önemli ölçüde faydalanıyor. Giyilebilir sağlık cihazları, kullanıcıların kalp ritmi, tansiyon ve kan şekeri gibi değerlerini sürekli olarak takip ederek erken uyarı sistemleri oluşturabiliyor. Bu sayede kronik hastalıkların yönetiminde yüzde 60’a varan iyileşmeler sağlandığı belirtiliyor. Uzaktan hasta takibi sayesinde hastane yatışlarında yüzde 30’luk bir azalma gözlemleniyor.
Ancak uzmanlar, IoB teknolojisinin beraberinde ciddi gizlilik endişeleri de getirdiğini belirtiyor. Veri güvenliği uzmanları, toplanan verilerin güvenliği ve mahremiyeti konusunda ciddi önlemler alınması gerektiğini vurgularken, kullanıcıların hangi verilerinin toplandığını ve nasıl kullanıldığını bilme hakkı olduğunu hatırlatıyor. Son bir yılda IoB cihazlarına yönelik siber saldırılarda yüzde 85’lik bir artış yaşandığı rapor ediliyor.
Tüketici hakları savunucuları, özellikle hassas kişisel verilerin korunması ve üçüncü taraflarla paylaşılması konusunda yasal düzenlemelerin güçlendirilmesi gerektiğini belirtiyorlar. Yapılan araştırmalar, kullanıcıların yüzde 82’sinin verilerinin nasıl kullanıldığı konusunda endişe duyduğunu, ancak yalnızca yüzde 15’inin gizlilik politikalarını okuduğunu gösteriyor.
Teknoloji analistleri, IoB pazarının önümüzdeki beş yıl içinde üç kat büyüyerek 1 trilyon dolarlık bir hacme ulaşacağını öngörüyor. Yapay zeka ve makine öğrenmesi teknolojilerinin gelişmesiyle birlikte, davranış analizinin çok daha sofistike hale geleceğini söyleyen uzmanlar, kişiselleştirilmiş pazarlamanın yeni boyutlar kazanacağını belirtiyor.
IoB teknolojisinin eğitim sektöründe de önemli değişiklikler getirmesi bekleniyor. Öğrencilerin öğrenme alışkanlıklarını analiz eden sistemler sayesinde, kişiselleştirilmiş eğitim programları oluşturulabiliyor. Bu sistemlerin öğrenme verimliliğini yüzde 45 oranında artırdığı belirtiliyor.
IoB teknolojisi günlük yaşamımızı ve tüketim alışkanlıklarımızı derinden etkilemeye devam ederken, bu teknolojinin etik kullanımı ve veri güvenliği konuları da tartışılmaya devam edecek gibi görünüyor. Uzmanlar, bu teknolojinin sunduğu fırsatlarla birlikte getirdiği risklerin de dikkatle değerlendirilmesi gerektiğini vurguluyor. Gelecekte IoB teknolojisinin daha da yaygınlaşmasıyla birlikte, veri güvenliği ve etik kullanım konularında yeni düzenlemelerin gündeme gelmesi bekleniyor.