Yüksek Performans ve Duygusal Dayanıklılığın Bileşeni: Minnettarlık

Tarih

İşimiz, ailemiz, sosyal çevremiz ve ekonomik istikrarımız ile bütünsel olarak iyi ve mutlu olmak istiyoruz. Minnettarlık çok güçlü insani duygudur. Basitçe ‘’teşekkür ederim’’ sözleri ile anlam bulmaktadır. Şu ana kadar sahip oldukların için bir dakikanı ayırmaya ne dersin.
Minnettarlık, hayatta her şeye rağmen güzel şeyleri kabul etmenin insani yoludur. Birine fayda verirken ya da alırken, aldığımız olumlu duygusal tepkidir. Kendine, başkalarına, yaratana, aldığın nefese teşekkür etmek, iyileştirici etkisiyle zihnimizi aydınlatırken, mutlu hissetmemizi sağlar. Bu yazıda minnettarlığın faydalarını, iş yaşam dengesindeki önemini keşfedelim.
Minnettarlıkta Zaman Pardoksu Nasıl İşler?
“Minnettarlık geçmişimizi anlamlandırır, bugüne huzur getirir ve yarın için bir vizyon yaratır.” Melodi Beattie
Philip G. Zimbardo zaman paradoksu kitabında, geçmiş, şimdi ve gelecek zaman kavramından bahseder. Minnettarlığın bu üç zaman ile bağlantısı bulunmaktadır.
Geçmiş Zaman: Mevcut durumunuza sizi getiren deneyimlerin, kişilerin bir listesini yapmak ve şükran duygunuzu ifade etmek, geçmişin olumlu sürecine odaklanmanızı sağlayacaktır. Bir şükran kavanozu oluşturup yazdıklarınızı atmanız, her gün içine şuan ki durumunuzda minnettarlık duyacağınız şeyleri yazmanız kendinize büyük fayda sağlayacaktır. Güçlü yönlerinize odaklanmak ve geliştirmek işte ustalaşmanızın ilk basamağıdır.
Şimdili Zaman: Şuan gerçekleşen içinde mutsuzluk yaratanı, eksiği görmeye odaklı olan zihnimizden kaynaklı olduğunu keşfetme süreci bulunmaktadır. Mutlak iyi ve kötünün olmadığı inancı, büyük resimde gelişim fırsatlarını fark etmemizi sağlar. Olanın sizin yolculuğunuza katkısını fark etmek, kabul etmek, etkileşimlerimize yüklediğimiz anlamı değiştirecektir. Her şey şuanda ve sizin hayrınıza olduğunu bilmek, olanı sevmeye bir adım atmayı gerekli kılmaktadır.
Gelecek Zaman: Planlar, hedefler, hayallerimizin olduğu, ideal olan bize giden yolculuğu barındıran duygularımızın bütününü kapsayan zaman dilimidir. Gerçekleşmesini istediklerimiz, sadece bizim düşünce ve eylemleriniz ile olmadığını bilmelisiniz. Hayatın anlamı ve kurulan bağlantı, karşılıklı bu süreci birlikte yapmakla ilgilidir. Bu nedenle tüm doğanın bu sürecin parçası olduğunu bilmek, izlendiğinizi fark etmekle ilgilidir. Buna katkı sağlayacak olana minnet duymak, bütünün içindeki anlamınızı kuvvetlendirecektir.
Minnettarlık, tatminlik ve cesaretimizi besler. Uzun vadeli ilişkiler kurmayı, olumsuzluklarla başa çıkarken güç ve motivasyonumuzu artıran şeydir. Özetlersek, geçmişin olumlu duyguları, şimdinin eşsizliği ve geleceğin süprizleri için şükran duygusu oluşturmak mutluluk getirir.
Şükretmenin, İş Yaşam Dengesindeki Yeri
“Küçük şeylerden zevk al. Bir gün geriye baktığında bunların büyük şeyler olduğunu fark edersin.” Robert Brault
Mutluluk Getirir: Minnettarlık evde ve işte, kişilerarası ilişkileri geliştirir. (Gordon, Impett, Kogan, Oveis ve Keltner, 2012) Karşılıklı güven ve sadakati perçinlerken, memnuniyet duygusunu yaratır. Depresyon, anksiyete ve stres gibi bir çok psikopatolojik durumun kökünde mutsuzluk bulunmaktadır.
Sağlığımıza İyi Gelir: Şükran duygusu, zihinsel ve fiziksel refahımızı etkiler. Minnettar olduğumuz şeyleri yazmak, stresi azaltırken, uyku kalitesini artırır ve duygusal zekayı geliştirir. (Seligman, Steen, Park ve Peterson, 2005). Minnettarlık, canlılık katarken, enerjimizi yüksek tutar ve pozitif yönde daha çok çalışma isteği oluşturur.
Aidiyeti Artırır: İşyerinde minnettarlığı ifade etmek, kişilerarası bağların kurulmasına yönelik proaktif bir eylemdir. Bir arada olmayı ve bağlılık duygularını tetikler (Algoe, 2012). Çalışanın sorumluluk almasını, takım içinde aktif iletişim kurmasını, üretkenliği ve bağlantı kurmasını güçlendirir. Minnettarlık duygusu kuvvetli liderler, daha şefkatli, düşünceli, empatik ve sevilen olurlar.
Minnettarlık ve Beynimiz
Minnettarlık, kendini sevme ve empatiyi geliştirmenin yanı sıra, vücut fonksiyonlarını, stresi, kaygıyı ve depresyonu önemli ölçüde etkiler.

  1. Toksik duyguları serbest bırakır. Limbik sistem beynin tüm duygusal deneyimlerden sorumlu kısmıdır. Talamus, hipotalamus, amigdala, hipokampus ve singulat girustan oluşur. Araştırmalar, duyguları, hafızayı ve bedensel işleyişi düzenleyen iki ana bölge olan hipokampus ve amigdalanın şükran duygularıyla aktive olduğunu göstermiştir. Ruh sağlığı konusunda rehberlik almak isteyen bireyler üzerinde yapılan bir araştırma, düzenli danışmanlık seanslarının yanı sıra şükran mektupları yazan gruptaki katılımcıların kendilerini daha iyi hissettiklerini ve daha çabuk iyileştiklerini ortaya koymuştur (Wong ve ark., 2018).
  2. Acıyı azaltır. Minnettarlığın fiziksel sağlık üzerindeki etkisini değerlendirmek üzere yürütülen bir çalışmada (Emmons ve McCullough, 2003), şükran günlüğü tutan hastaların %16’sının ağrı semptomlarının azaldığını, egzersiz ve işbirliği yapmaya daha istekli olduklarını görüldü. Minnettarlığın dopamin seviyesini düzenleyerek bize daha fazla canlılık verdiği, öznel acı duygularını azalttığını ortaya çıkardı.
  3. Minnettarlık uyku kalitesini artırır. Tüm vücutt fonksiyonlarının düzenlenmesinde Hipotalamus’un yeri oldukça fazladır. Minnettarlığın tetiklediği hipotalamik düzenleme, her gün doğal olarak daha derin ve sağlıklı bir uykuya dalmamıza yardımcı olur. Minnettarlık ve nezaketle dolu bir beynin daha iyi uyuması, her sabah yenilenmiş ve enerjik hissederek uyanması daha olasıdır (Zahn ve diğerleri, 2009).
  4. Şükretmek stresi düzenlemeye yardımcı olur. Minnettarlık hisseden katılımcıların stres hormonu olan kortizol seviyelerinde belirgin bir azalma görüldüğü bulundu. ( McCraty & Childre, 2004) Kalp fonksiyonlarının düzenlenmesine katkısı sayesinde, duygu yönetimi ve olumsuz deneyimlere karşı dayanıklılık artmaktadır.
  5. Minnettarlık kaygıyı ve depresyonu azaltır. Şükredeceğimiz kişileri, olayları bir günlüğe yazmak, bunun için sözlü ifadelerde bulunmak, stres hormonlarını azaltarak, otonom sinir sistemi fonksiyonlarını yöneterek, depresyon ve anksiyete belirtilerini önemli ölçüde azaltır. Nörokimyasal düzeyde şükran duyguları, beynin suçluluk, utanç ve şiddet gibi olumsuz duyguları yönetmekten sorumlu bölgesi olan prefrontal korteksin sinirsel modülasyonundaki artışla ilişkilidir.
    Liderlikte Minnettarlık Göstermek ve Kurum Kültürü
    Yüksek performansın oluşmasındaki engellerin başında duygu yönetimi, kaygılar ve stres bulunmaktadır. Dopamin, seretonin ve norepinefrin gibi nörotransmiterler sayesinde, yaptığımız işle ilgili doğru sinyalleri almamız oldukça önemlidir. Bunu bir daha yap, daha iyisini yapı oluşturan, teşekkür sözlerinin alınıp verilmesi, çalışanızda bu hormonların katalizör etkisini artıracak ve yolda tutacaktır. Minnettarlık sayesinde beynimiz, şimdiki zamana odaklanacak, içsel motivasyonun ve farkındalığın artmasına katkı sağlayacaktır.
    Çalışanlarınızın çabalarını, başarılarını, yeteneklerini, değerlerini konu alan güzel sözler söylemeniz halinde aidiyet duygularını perçinlersiniz. Liderliğiniz altındaki çalışanlarınıza şükran ziyaretleri, yemekleri, jestleri, sözleri, notları vb. davranışlar sergilemeniz, duygusal dayanıklılıklarını geliştirecektir. Aynı zamanda kurum içinde aynalandığınızı unutmazsanız, başka çalışanlarında çevrelerine uygulamalarına ilham olursunuz.
    İş Yaşam Dengemizde
    Koşa koşa işe giden ve koşa koşa eve gelen insanlar çevrenizde var mı? Bu insanları farklı yapan ve bu enerjilerini onlara veren sizce nelerdir? İş yerinde, ustalaşma çabalarının karşılık bulması, özerklik duygularının desteklenmesi, beslendiğini düşünen ve deneyimlerini aktaracakları ortamların olması olabilir mi? Görev ve sorumlulukların net olması, gelişme istekleri, yaratıcılıklarının karşılık bulması sonucu güvenin oluşması, iş yaşam dengesinin oluşmasına katkı sağlar. Liderliğinizde bu dengeyi kurmak için minnettarlığınızla kuruma ilham olmalısınız.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Sosyal Medyada Paylaş

Popüler Yazılar

Bunları da sevebilirsiniz
Bunları da sevebilirsiniz

Fikir hırsızlığı neden yapılır?

Geçenlerde, uluslararası bir şirkette üst düzey pozisyonda çalışan yakın...

Nitelikli işgücü krizi büyüyor

Türkiye'nin ekonomik büyümesi ve sanayileşme hamlesi, beklenmedik bir darboğazla...

Teknoloji Yolculuğunda Öğrenmenin Yaşı Yok!

Teknoloji çağında yaşıyoruz ve artık büyüklerimiz de bu hızlı...

Kaos ile başa çıkmak nasıl mümkün olur?

İş yaşamında sıklıkla “kaos” olarak tanımlanan istenmeyen durumlar ile...